Dünyanın tepkisini hiçe sayan Çin’in, Doğu Türkistan’daki zulüm kampları karanlık yolu açtı. Hindistan da vatandaşlıktan çıkardığı Müslüman Bengalliler için işkence üsleri inşa etmeye başladı. Delhi, 1.9 milyon kişiyi toplumdan izole hale getirip yok etmeyi amaçlıyor. İnşaatta, Bengalli işçilerin kullanılması ise utanç projesini işletenlerin Nazi kafasından hiçbir farkı olmadığını ortaya koyuyor.
Hindistan, ülkenin kuzeydoğusundaki Assam eyaletinde, nihai vatandaşlık listesinin dışında bırakarak vatandaşlıktan çıkarmayı planladığı 1,9 milyon kişinin gözetim altında tutulacağı kamplar inşa ediyor.
Yeni Delhi yönetimi, Assam eyaletinde Ulusal Vatandaş Sicili (NRC) tarafından oluşturulan nihai vatandaşlık listesinin dışında kalan çoğu Müslüman 1,9 milyon kişi için gözetim kampları kuruyor. Hindistan’da, komşu Bangladeş’in Pakistan’dan ayrıldığı 24 Mart 1971’den bir gün önce ülkeye geldiklerini kanıtlayabilenlerin yer aldığı bir belge olan Hindistan Ulusal Vatandaşlık Kaydı Listesi’ne (NRC) göre 2 milyona yakın kişi hakkında vatandaşlıktan çıkarılma kararı verilmişti. Listedekilerin yüzde doksanında fazlasını da Müslümanlar oluşturuyor. Listede az sayıda da olsa eğitimsiz ve yoksul Hindu bulunuyor.
İngiliz İndependent gazetesinin de yer verdiği haberde, en az 10 kampın inşa edileceği, kampların her birinin üç bin kişi kapasiteli ve yedi futbol sahası büyüklüğünde olacağı belirtildi. Yüksek duvarlarla çevrilmesi planlanan kamplarda okul ve hastanenin de bulunacağı, güvenlik güçlerinin devriye gezeceği bildirildi.
Kampta çalışan işçilerin de neredeyse tamamı isimleri listede yer almayan ve bu yüzden de kendi inşa ettikleri kamplarda kalacak olan Müslüman azınlık mensupları. Reuters’a konuşan Malati Hajong da bunlardan biri. Günlük 4 dolar ücretle çalışan Hajong çaresiz. “Benim ve ailemin de doğum sertifaklarımız yok. Muhtemeler bu kampalardan birinde ileride biz de kalacağız. Ancak karnımı doyurmak zorundayım. Elimden hiçbir şey gelmiyor” diyor çaresizce.
Goalpara’da inşa edilen ve tamamlanmak üzere olan kamp benzerlerinin öncüsü olacak. Malati Hajong’un kızı dahil yüzlerce işçi kampaların tamamlanması için harıl harıl çalışıyor. İşçilerden Shafikul Haq da çaresizlik içinde olduklarını söylüyor “Her gün onlarca kişi geliyor buraya kampta iş olup olmadığını soruyor. Kendi elimizler kendi kamplarımızı yapıyoruz” diye ağlıyor. Bu arada iktidardaki Hindistan Halk Partisinin (BJP) bazı üyeleri, NRC kapsamında Assam’da Hindu kökenli kişilerin de liste dışı kalmasından endişe duyduklarını dile getirdi. Hindistan Başbakanı Narendra Modi, NRC’yi Assam’daki Müslüman toplumunu hedef almak için kullanmakla suçlanıyor. Yeni Delhi hükümeti ise NRC’nin Yüksek Mahkemenin kararı doğrultusunda oluşturulduğunu savunuyor. Federal hükümet ve eyalet yetkilileri, vatandaşlıktan çıkarılacak kişilerin “yabancı” ilan edilmeyeceğini belirtirken Assam eyaleti İçişleri Bakanlığı, liste dışı kalanların 120 gün içinde Yabancılar Mahkemelerine itiraz başvurusunda bulunabileceğini açıklamıştı. Assam Ulusal Vatandaş Sicilinden (NRC), nihai vatandaşlık listesinde eyalette yaşayan 31,1 milyon kişi yer alırken çoğu Müslüman 1,9 milyon kişi listeye alınmamıştı.
Assam eyaletine özel listenin ilk hali 1951’de, o dönemde Doğu Pakistan adıyla anılan Bangladeş’ten gelen göçmenleri belirlemek için yapılmıştı. Son hazırlanan listede ise 1951 listesinde ismi bulunanlar ve onların soyundan gelenler ile Bangladeş’in bağımsızlığını ilan etmesinden hemen önce 24 Mart 1971’deki seçim listelerinde ve merkezi hükümete ait herhangi bir belgede adı bulunanlar yer alıyor. İsimlerini vatandaşlık listesinde bulamayanlar “devletsiz” olarak tanınma endişesi taşıyor.
Ancak Bangladeş, Hindistan’da hiç bir vatandaşının göçmen olarak bulunduğunu kabul etmiyor.
Öte yandan, yayınlanan listede Müslümanların dışında Hindu inancına sahip çok sayıda insanın da yer aldığı ortaya çıkmıştı. Ancak aşırı milliyetçi Başbakan Narendra Modi hükümeti ise, bir yandan ülkede bulunan Hindu, Sih ve Budist göçmenlere vatandaşlık vermeyi planlıyor ancak Müslümanlar bu plana dahil edilmedi.
Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiseri Filippo Grandi, “kimsenin devletsiz kalmayacağını garanti etme” çağrısında bulunurken, yetkililere bu riski azaltan adımlar atılması, kişilerin tutuklanmasından veya sınır dışı edilmesinden kaçınılması çağrısı yapmıştı.
Uluslararası Af Örgütü de durumun aciliyetine karşı alarm verdi. Örgüt yayınladığı bildiride “Assam listesi sadeece küresel bir krizi değil aynı zamanda nesilleri etkileyecek yaralar açacak” uyarısında bulundu. Uyarılara kulaklarını tıkayan Modi hükümeti ise geri adım atmıyor. İçişleri Bakanlığı “Kamplardakiler tutuklanmayacak. Kamp içinde de daha önce yaşadıkları gibi hayatlarını sürdürecek. Bu bir vatandaşlık düzeltme işlemi. Bizim iş içişimiz” yorumunu yaptı. Hindistan İnsan Hakları Derneği de hükümete karşı tepkili. Kampları ve inşaatlı gezen dernek yetkilileri “Manazar korkunç. Öyle görünüyor ki bu kamplar cezaevlerindeki koşullardan ağır olacak” yorumunu yaptı.